Toksinleri artık modern hayatın bir gerçeği olarak kabul ediyoruz, onlardan kaçış yok diyoruz. “Toksin” diyerek, doğal kaynaklı olmayan ve insan vücudu için zehirli olan her türlü maddeyi düşünebilirsiniz . Vücudumuzun kendini arındırmak için sürekli savaştığı, havadan, sudan yiyeceklerden, dokunduğumuz eşyalardan geçen zararlı maddeler…
Kullandığımız tüm bu ürünlerin, güvenilirlik testleri sadece kendilerine özgü olarak yapılıyor. 3-5 farklı ürüne maruz kalındığında insan vücudu tarafından tolere edilebilecek düzeyde olup olmadığı ise belirlenmesi pek mümkün olmuyor. Kimin günde kaç farklı kimyasala maruz kaldığını bilen var mı? Amerika’da ki Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) 200den fazla kimyasal toksin bulunduğunu itiraf etti. Ve hiç kimse bu maddelerin uzun vadeli birikimi hakkında bilgiye sahip değil..
Vücudumuz aslında bir çok zararlı yabancı madde ile savaşacak güce ve özelliğe sahip. Aksi takdirde eski çağlarda böcek tarafından sokulan ya da zehirli mantar yiyen atalarımızın yaşaması mümkün olmazdı. Yani vücudumuzda bir detox mekanizması var ama bu demek değil ki 7/24 toksinlerle savaşabilir.
Vücudumuzun detox sisteminin çalışmasını engelleyen faktörler nelerdir?
1. Uykusuzluk
Vücudumuzun toksinlerinden arınıp, bir sonraki güne hazırlanabilmesi için 8 saatlik bir uyku uyumak gerekiyor. Önerilen saatler 23:00-07:00 . Ve en geç saat 20:00 de yemek yemelisiniz. Böylece hem toksinler atılabilir, hem de vucudumuzun yağ yakma sistemini çalıştırmış oluruz. Biliyoruz ki vucut, uzaklaştıramadığı toksinleri yağ hücrelerimizde biriktiriyor. Bu sebeple fazla kilo vücudunuzdaki toksinlerin en büyük kaynağı..
2. Paketli Hazır Yiyecekler
Evet , pratik , hazır, konserve yemekler bazen çok işimize yarıyor. Bu yiyecekler taze ve sağlıklı gıdaların yerine asla geçmemeli. Hafta da bir –iki kere den fazla dışarıda yemek yemek veya hazır yemek yemeyi tolere edebiliriz. Diğer zamanlarda tabağımızda gökkuşağının tüm renkleri olursa, dengeli ve sağlıklı beslenmiş oluruz.
3. Hareketli Bir Gençlik
Ahh gençlik, ne yaparsak yapalım bize bir şey olmayacağını düşündüğümüz o sihirli zamanlar.. İstediğimizi yiyip, içtiğimiz, geceler boyu uykusuz kaldığımız, belki umursuzsa sigara,alkol ,ağrı kesiciler, antibiyotikler kullandığımız yıllar. Vücudumuz eğer toksinlerle dolar ve temizleyemez duruma gelirse, daha öncede dediğim gibi, bu toksinlere bir ev arayışına giriyor. Vucudumuzun belirli bölgelerinde , daha sonra ilgilenmek üzere biriktiriyor. Ama problem şu ki, biz hiçbir zaman temiz, kimyasalsız bir hayat sürmüyoruz ve vücudumuza bu fırsatı vermiyoruz…
Eğer hala alkol , sigara ve gerekli gereksiz ilaç kullanımınız varsa buna acilen bir son vermelisiniz. Ve vücudunuzu temizleyecek probiyotik özellikli kefir,ev yapımı yoğurt,boza,turşu ,ekşi maya ekmeği gibi doğal mayalı ürünlerden düzenli olarak tüketmeye başlayın.
4. Evdeki Kimyasallar
Environmental Working Group tarafından açıklanan araştırma sonucunda incelenen bebeklerin kordon kanında 232 farklı kimyasal bulundu.* Bu maddelerin tüm gün kullandığımız ev eşyalarımız, Su şişeleri, plastik kaplar, deterjanlar, sentetik parfümler, evimizin havası, kozmetik ürünler gibi aklınıza gelebilecek her türlü üründen vücudumuza giriyor.
Peki ne yapacağız?
Öncelikle umutsuzluğa kapılmayacağız, kabullenip boş vermeyeceğiz. Vücudumuzu bir kova gibi düşüneceğiz, elimizden geldiğince kötü kimyasallar ile doldurmayacağız, ve toksinleri atacak faaliyetler de bulunacağız. Bol C vitamini alacağız, hafta sonu egzos dolu caddeler yerine oksijeni, yeşilliği bol alanlara gideceğiz. Yürüyüş ve egzersiz yapıp, terleyerek toksinlerimizi atacağız.
Evimizde kefirimizi , yoğurdumuzu yapacağız. Güvendiğimiz, ilaçsız, hormonsuz olduğunu araştırıp inandığımız üreticilerin meyve sebzelerini yiyeceğiz. Bunu sağlıklı çocuklar yetiştirmek ve onlara bakacak , ömür boyu iyi gününde kötü gününde destek olabilecek sağlıklı ebeveynler olabilmek için yapacağız…
Sevgilerimle
Yeşil Anne
kaynak: https://www.cdc.gov/exposurereport/pdf/fourthreport.pdf
http://www.ewg.org/news/news-releases/2009/12/02/toxic-chemicals-found-minority-cord-blood